Alper Aydın’ın ilk kişisel sergisi Fata Morgana, adını nadir görülen bir hava olayından alır. Hava kütlelerinin dikey olarak dağılmasıyla oluşan bu fenomen, farklı yoğunluktaki hava katmanları arasında optik bir yansıma oluşturarak ufukta asılı bir nesne ya da nesneler topluluğu olarak belirmektedir. Sergi sıra dışı senaryolara dair imgelerin post-apokaliptik bir yansıması olarak tasarlanmıştır. Dünya’nın jeolojik olarak oluşumunu, Adem ve Havva’nın yaratılış mitini,
insanoğlunun doğa ve yaşam ile kurduğu diyaloğu, insan sonrası Dünya’nın ve doğanın izlerini inceler. Sergideki çalışmalar bu bağlamlardan yola çıkarak sanatçının doğup büyüdüğü coğrafya olan Yason Burnu ve Sülü Burnu’ndaki açık araziler ile Yason Kilisesi’nde ve Taşbaşı Kilisesi’nde izleyici ile buluşacaktır. Yaklaşık yüz hektarlık bir araziye yayılan sergi, eserlerin arasındaki mesafe itibari ile yalnızca çalışmalara yönelik bir algı yaratmaz, izleyicinin bizzat araziyi keşfedip atmosferi
hissetmesine de olanak tanır. Bu bağlamda sergi görülmesi gereken bir olgunun yanı sıra doğanın, denizin, volkanik kayalıkların ve bölge tarihinin eserlerle olan diyaloğunu birinci elden göstermeye odaklanır. Türkiye sanat tarihi kapsamında, araziye yönelik gerçekleşen en büyük kişisel kamusal alan sergisi olan Fata Morgana, varlığımıza dair hakikati bizlere anlatarak, derin ve tinselleştirilmiş bir sergi deneyimi yaşatmayı amaçlamaktadır.
Çelenk Bafra
Zeynep Bora
ELif Kamışlı
Merve Yalçın
CEREN ERDEM
Proje Direktörü
0532 468 86 94
ceren.erdem@gmail.com
HÜLYA KIZILIRMAK
Sponsorluk Direktörü
0532 266 44 74
kizilirmakhulya@gmail.com
Alper Aydın’ın ilk kişisel sergisi Fata Morgana, adını nadir görülen bir hava olayından alır. Hava kütlelerinin dikey olarak dağılmasıyla oluşan bu fenomen, farklı yoğunluktaki hava katmanları arasında optik bir yansıma oluşturarak ufukta asılı bir nesne ya da nesneler topluluğu olarak belirmektedir. Sergi sıra dışı senaryolara dair imgelerin post-apokaliptik bir yansıması olarak tasarlanmıştır. Dünya’nın jeolojik olarak oluşumunu, Adem ve Havva’nın yaratılış mitini, insanoğlunun doğa ve yaşam ile kurduğu diyaloğu, insan sonrası Dünya’nın ve doğanın izlerini inceler. Sergideki çalışmalar bu bağlamlardan yola çıkarak sanatçının doğup büyüdüğü coğrafya olan Yason Burnu ve Sülü Burnu’ndaki açık araziler ile Yason Kilisesi’nde ve Taşbaşı Kilisesi’nde izleyici ile buluşacaktır. Yaklaşık yüz hektarlık bir araziye yayılan sergi, eserlerin arasındaki mesafe itibari ile yalnızca çalışmalara yönelik bir algı yaratmaz, izleyicinin bizzat araziyi keşfedip atmosferi hissetmesine de olanak tanır. Bu bağlamda sergi görülmesi gereken bir olgunun yanı sıra doğanın, denizin, volkanik kayalıkların ve bölge tarihinin eserlerle olan diyaloğunu birinci elden göstermeye odaklanır. Türkiye sanat tarihi kapsamında, araziye yönelik gerçekleşen en büyük kişisel kamusal alan sergisi olan Fata Morgana, varlığımıza dair hakikati bizlere anlatarak, derin ve tinselleştirilmiş bir sergi deneyimi yaşatmayı amaçlamaktadır.